İletişim

Twitter: @ortakafagolcom E-Mail: ortakafagol.com@gmail.com

27.11.2011

Madrid Derbisi: Arda

Maç ile ilgili çok fazla detaya girmek gereksiz. 20. dakikada Bernabeu'da 10 kişi kalan takımın yenilmemesi mucize olurdu. Olmadı. Nuri, 90 dakika oynadığı Zagreb maçından sonra bu kez oyuna girmedi. Hamit tribündeydi. Abdullah Avcı da paella yemeye gitmiş oldu böylece Madrid'e.

Maçtan aklımda kalen enstantene ise Arda'nın oyundan çıkışı oldu. Tamam takım 10 kişi ve 3-1 geride. Dakika olmuş 70. Bu saatten sonra maç kurtarılmaz ama ne olursa olsun geride olan takımın oyuncusunun sahadan yürüyerek çıkmaya hakkı var mı? Zaman çalmak niye? Bu mudur kalan sürede oynayacak ve teoride skoru çevirmeye uğraşacak takım arkadaşlarına saygın?

23.11.2011

Fantasy Premierleague OrtaKafaGol Ligi



Bu sene Fantasy Premierleague OrtaKafaGol ligi son derece çekişmeli geçiyor. Ligin senelerdir tepeye oynayanı ve Almanya'dan bize yazan Cuma Ali 12 haftada zirvenin 100 puandan fazla gerisinde kaldı.

Ligin zirvesinde ise Can Özenç bu hafta ağır bir darbe yedi ve ben ile Özcan Yılmaz'ın 40 puan gerisinde kaldı. Şu anda lider Özcan Yılmaz, Türkiye 13.sü; bendeniz ise 19.yum.

Blogda fantazi oynayıp da lige katılmayan var ise lig kodumuz aşağıdaki gibidir:

1155063-266556

Beşiktaş - Galatasaray


Haber: Beşiktaş - Galatasaray maçında çıkan olaylar yüzünden iki takım da PFDK'ya sevk edildi.


Demek ki maçta olay çıkmasının deplasman seyircisi ile alakası yokmuş. Galatasaray futbolcularının Kolezyum'da Roma halkının önüne atılan Spartacus'den farkı kalmış mıydı?

22.11.2011

TFF

Kasım ayı içinde TFF'nin aldığı ya da masasında olan kararlara bakalım:

- İngiltere'de federasyon kupası 763 takımla oynanırken biz halen daha 57 takımla oynamaya devam edecek bir sistem ile devam ediyoruz. Çeyrek finallere kadar zaten ligin tepedeki takımları seribaşı sistemi de getirildiği için birbiriyle eşleşmeden gelecekler. Sonrasında 3 maçı öyle böyle kazanan UEFA kupasına gidecek. Öteki taraftan UEFA'ya gitmek için 34 lig maçı yaptıktan sonra bir de 6 play-off maçı yapacaksın.

- Play-off denmişken; bir baktılar ki ligin yarısından fazlası 5 ay boyunca maç yapmayacak. E hadi onlar için yüksek para ödüllü turnuva yapalım! Ligde bile kimse bu maçları sallamazken, özel turnuvadan nasıl bir beklentileri var? Sırf iddaa para ödüyor diye yapılan devre arası turnuvalarından ne farkı olacak ki?

- Kurban Bayramı'nda alt liglerdeki maçları tatil edip, İBB - Bursa maçını bayramın birinci günü saat 13.00'e koymak nasıl bir mantıktır ya? Bu maçlar birileri seyretsin diye oynanmıyor mu? O saatte insanlar kurban kesip, anasına babasına el öpmeye giderken maçın 16-17'de oynanamamasının sebebi nedir?

İddianame halen daha geçiştirilip duruyor. Sözde Hırvatistan maçından sonra açıklanmayacak mıydı bu iddianame? Tasarı değişecek, cezalar değişecek sonra bir bakmışız play-off zamanı cezalar açıklanacak!

4.11.2011

Olmuyor!.. Olmuyor!..

Başlığı, 80'lerde çocuk olmuş hemen herkes hatırlayacaktır; Susam Sokağı'nın Sadettin Teksoy'dan hallice Muhabir Kurbağacık'ı, arada bir röportaj için, ilham sıkıntısı çekme çağlarındaki piyanist Bay Müzik'in kapısını çalar, hemen her seferinde de onu, başlıktaki nidalarla beste yapamayışına isyan ederken bulurdu.

Beşiktaş, UEFA Avrupa Ligi'nde, Kiev karşısına, ya "tamam", ya da "devam" demek için çıktı. Bir süredir şansını tutturamadığı rakibi karşısında, makus talihini yenercesine bir duran top golüyle öne geçti. Maçın 90+3. dakikasında, rakibin bir köşe vuruşu sonrasında, ceza sahasında bir ömüre sığmaz bir pozisyonu savuşturarak da galibiyete uzandı.




Kiev, 20 saniye süren bu karambolde tam 6 kez gol girişiminde bulundu, ki her biri başlı başına bir İlker Yasin narası attıracak kadar gol ile burun burunaydı; auta giden en son şutu saymıyorum, zira o biraz da "eh yeter artık" kabilinden bir abanma gibiydi.

İlk deneme, kornerden Aliyev'in ceza sahası içerisine kestiği ortaya Ayila'nın altıpas çizgisi üzerinden vurduğu direkt kafa şutu; akıbeti, altıpas içerisinde Veli'den dönmek oluyor.

İkinci deneme, ilk deneme sonrası yerlerde debelenmekte olan Ayila'nın topu karambolde kaleye doğru ittirmesi; akıbeti, yine altıpas içerisinde, yine ilk deneme sonrası yerlerde debelenmekte olan, yine Veli'den dönmek oluyor.

Üçüncü deneme, 4-5 metrelik bir uçuşla topa kafa vurmaya çalışan kaleci Shovkovsky'nin yarattığı akımla topun kaleye doğru bir ivme kazanması; akıbeti, önce ilk iki denemenin sahibi Ayila'nın kafasından sekmek, sonra da çizgi üzerinden İsmail'in eliyle beli arasında bir uzvundan dönmek ve Egemen tarafından uzaklaştırılmak oluyor.

Dördüncü deneme, oradan-buradan sekerek ceza sahası dışına yuvarlanan
topun, Kemalettin misali gerilerden gelen Ninkovic'in abanık volesi olarak kaleye yönelişi; akıbeti, Ernst'in takdire şayan bir mental refleksle kollarını kapatarak ördüğü et duvardan dönmek oluyor.

Beşinci deneme, bu sefer, seke seke Milevskiy'nin ayağına oturan topun bir dömi-vole olarak kaleye yönelişi; akıbeti, birazdan olacakları sezmişcesine topun peşinde dola
şan Cenk'in, Milevskiy'nin volesine paralel, penaltı noktası üzerine doğru yaptığı ezber uçuştan dönmek oluyor.

Altıncı deneme, Cenk'ten dönen topun başladığı noktaya, yani sol çaprazda atağı başlatan korneri kullanan Aliev'in ayağına düşmesi ve Aliyev'in topu şöyle bir düzeltip yakın direğin dibine plaselemesi; akıbeti, önündeki insan kalabalığını ite-kaka kaleye doğru koşmaya çalışan Cenk'in bir kaç metre kala kanatlanarak çizgi üzerinde topu çelmesi oluyor. Bu altıncı denemede, Hilbert, Veli ve Egemen'in, hareket halindeki topun önüne doğaçlama kurdukları üçlü baraja dikkat çekmek isterim.

Velhasıl; girmeyince girmiyor, olmayınca olmuyor.