İletişim

Twitter: @ortakafagolcom E-Mail: ortakafagol.com@gmail.com

15.09.2005

UEFA Kupası'nda Rakipler: Tromsø

Genel Bilgi:

Norveç'in kuzeyinde, Kuzey Kutup Dairesi'ne 500 km mesafede, yazları bile bizim için yeterince soğuk geçen, bu soğuğa rağmen sıcakkanlı olabilmeyi başarmış insanların yaşadığı, kasaba hüviyetinde bir şehir Tromsø. Biri şehirle aynı ada sahip (Diğeri Kval) iki ada üzerine kurulu olan Tromsø, mevcut iklimsel olumsuzluklara rağmen, 4 ay güneşin batmadığı yaz aylarında turistik açıdan hayli canlı..

Şehrin ve bölgenin en önemli futbol takımı, şehirle aynı ismi taşıyor. Tam adı ise Tromsø Idrettslag. Takım maçlarını, işler iyi gittiğinde doldurmakta güçlük çekmedikleri Alfheim Stadion'da oynuyor. Çok kötü bir sezon geçiren Tromsø'nun bu yılki seyirci ortalaması 4000 - 5000 civarında.

15 Eylül 1920'de kurulan kulüp Kırmızı - Beyaz renklere sahip. Kulübün başkanlığını Tyrgve Myrvang, takımın teknik direktörlüğünü Steinar Nilsen yapıyor.

Geçmiş:

Son dönemde yaşadığı türlü olumsuzluklara rağmen Tromsø, Norveç Ligi'nin köklü kulüplerinden biri. Rosenborg ve Lillestrom'un ardından, 1985'ten bu yana oynanan Norveç Ligi'nde en fazla mücadele eden üçüncü kulüp. Buna rağmen bu ligde çok başarılı değil. En önemli dereceleri, 1989'da gelen üçüncülük ve 1990'da gelen ikincilik. 1986 ve 1996'da iki kez Norveç Kupası'nı kazanan Tromsø, 90'ların sonunda girdiği krizin sonucu 2001'de ligden düştü ve bir sonraki sezon yeniden Norveç 1. Ligi'ne geri döndü.

Çoğunlukla kendi bölgesinden yetişen oyunculardan kurulan takım, buradan çıkıp yutdışına kadar giden bazı oyuncuların geri dönmesiyle yeniden toparlanmaya başladı. Bu toparlanmanın bir sonucu olarak da geçtiğimiz sezonu dördüncü bitirip UEFA kupasına katılma hakkı kazandı.

Ama bu sezon takımda yeniden çöküş başladı, daha doğrusu bir duraklama.. Beraberliğe abone olan (19 maçta 9 beraberlik) Tromsø, kendi evinde bile maç kazanmakta güçlük çekiyor (10 maçta 2 galibiyet). Bu satırlar yazılırken Tromsø, 14 takımlı Norveç Ligi'nde 19 maçta 3 galibiyet, 9 beraberlik ve 7 mağlubiyetle 11. sırada yer alıyordu.

Ama Norveç Ligi'nde bu sezon bir acayipliğin olduğunu, koca Rosenborg'un bile Tromsø'nun iki puan farkla bir basamak üstünde, adı biline köklü Norveç takımlarından Molde ve Bodø'nun Tromsø'nun bile altında kalıp düşme potasında bulunduğunu hatırlatalım.

Bu şartlar altında 2. ön elemden başladıkları UEFA macerasında Danimarka'nın Esbjerg takımıyla karşılaştılar. Bu tarz takımların birbirleriyle oynadıkları maçların özeti sayılabilcek "Sürpriz olmayan sürpriz" kavramı çerçevesinde ilk maçı deplasmanda 1-0 kazanıp, ikinci maçı kendi evlerinde aynı skorla kaybederek rakiplerini penaltı atışları sonucu 3-2'lik üstünlükle geçerek 1. turda Galatasaray'ın karşısına dikildiler.

Bu, Tromsø'nun Avrupa arenasına 6. çıkışı. Daha önce 2 kez kupa şampiyonu olarak artık olmayan Kupa Galipleri Kupası'na, 2 kez UEFA Kupası'na, 1 kez de İntertoto Kupası'na katılıp, 1 kez UEFA'da, 1 kez de İntertoto'da tur atlama başarısını gösterdiler. Toplamda 13 maçta 5 galibiyet, 3 beraberlik, 5 de mağlubiyet alıp, 26 gol atarken 22 gol yediler.

Tromsø'nun bünyesinden çıkarmakla övündüğü özellikle iki futbolcu var: Biri halen Tromsø forması giyen, İskandinav futbol dünyasında isim yapmış Ole Martin Arst, diğeri de Avrupa Futbolu'nun yakından tanıdığı bir isim; Tore Andre Flo. Bunların dışında bir de bizim tanıdığımız, bir dönem Trabzonspor forması giyen hali hazırda Club Brugge'lu Runo Lange var..

Kadro:

Tromsø'nun kadrosunda 3 Kanadalı, 1 Kosta Rikalı, 1Tunuslu, 1 Polonyalı, 1 İsveçli (Gana asıllı), 1 Finlandiyalı, 1 Macar olmak üzere 9 yabancı bulunuyor.

Kadro şöyle:

Kaleciler:

Knut Borch, Lars Hirschfeld (Kanada), Eirik Sorensen

Defans:

Thomas Hafstad, Janne Hietanen (Finlandiya), Benjamin Kibebe (İsveç), Arne Vidar Moen, Ole Andreas Nilsen, Morten Pedersen, Tamas Szekeres (Macaristan), Ole Talberg, Daniel Torres (Kosta Rika)

Orta saha:

Patrice Bernier (Kanada), Roar Christensen, Bjorn Johansen, Rune Johansen, Joachim Walltin

Forvet:

Stephen Ademolu (Kanada), Ole Martin Arst, Karim Essediri (Tunus), Runar Normann, Tomasz Stolpa (Polonya), Lars Strand, Bjorn Strom, Hans Aage Yndestad.

Arst, Moen, Bjorn Johansen ve Pedersen; Tromsø'da başladıkları kariyerlerini, İskandinavya'nınpopüler takımlarında sürdürdükten sonra başladıkları yere dönüp, son futbol yıllarını burada geçiren isimler (Son yıllar konusunda Pedersen istisna). Özellikle Arst, Belçika'nın en önemli kulüplerinden Anderlecht ve Standard Liege'de başarılı sezonlar geçirmiş bir oyuncu.

Kadroda dikkat çeken başka isimler de var. Mesela Kibebe. Genç yaşında İsveç Ligi'nin parlayan savunma oyuncularından biriydi (AIK Solna formasıyla). Fakat bir üst klademeye geçemeyişi obu Tromsø'ya kadar getirdi. Tromsø'nun, UEFA Kupası 2. ön elem turunda neredeyse başına bela olan kaleci Hirsdhfeld (Rakip Esbjerg, bu oyuncunun adının UEFA'ya zamanında bildirilmediği gerekçesiyle önce şikayette bulunup sonra bu şikayetini geri aldı), Premier Lig'de Leicester ve Tottenham formaları giymiş tecrübeli bir eldiven. Tunuslu Essediri, bir benzerini hemen her İskandinav takımında görebileceğimiz Afrikalı futbolculardan (Siyahi değil bu arada - kaleci hariç Kanadalılar ve Kibebe siyahi).. Kanadalı Ademolu ile birlikte ülke futbolunda pek rastlanmayan hız ve teknikleriyle dikkat çekiyorlar.

Bunların dışında bir de Denizlispor'dan hatırladığımız Hietanen var. Ama sol kanatta Pedersen'i kesip kadroya girmekte zorlanıyor.

Taktik Analiz:

Tromsø, yakın zamana kadar 4-2-3-1 saha dizilişini tercih ediyordu. Fakat Aest ile uyum sağlayabilecek Ademolu'nun transferi sonrası, 4-4-2 saha dizilişi de teknik direktör Nilsen için bir alternatif oldu. Böylelikle taktiğin en kritik bölgesinde (Arst'ın hemen arkası - defansif oyunu tercih eden Tromsø'nun skor üretebilmesi için iyi olmak zorunda) bir türlü istenilen performansı sergileyemeyen Strand (Ve alternatifi Jonar Johansen) kısmen takımdan kesilerek forvet hattı bir arttırıldı. Artık Nilsen, maça veya maçın gidişatına göre bu iki dizilişten birini tercih edebiliyor.

Bu dizilişlere göre oyuncu tercihleri ise genellikle şu şekilde:

Öncelikle kale Lars Hirschfeld'in. Savunmanın göbeğinde bir aksilik olmadıkça Benjamin Kibebe ve Arne Vidar Moen oynuyor. Onların alternatifi ise Daniel Torres. Savunmanın sağı için öncelikli tercih Thomas Hafstad, yedeği Andreas Nilson. Sol tarafta çoğunlukla Morten Pedersen görev alıyor. Tanıdığımız bir isim Janne Hietanen ise yukarıda da bahsettiğimiz gibi yedekte. Pedersen'in çok yönlülüğü, maç içinde Hietanen'e görev verilmesini sağlıyor, Tromsø'nun en sık yaptığı değişik bu şekilde. Bu bölge için bir başka alternatif varyasyon da Pedersen'in stoper, Macar Tamas Szekeres'in de sol bek oynaması.

Savunmanın hemen önündeki ikili genellikle Patrice Bernier ve 36'lık Bjorn Johansen'den oluşuyor. Alternatifleri ise Roar Christensen (O da 35 yaşında) ve Joachim Valtin.

Tromsø sahda 4-2-3-1 şeklinde dizilmişse forvetin arkasında oynayan isim ya Lars Strand (Çoğunlukla bu) ya da Jonar Johansen oluyor. Fakat pek etkili değiller. Sol açık pozisyonunun bankosu Hans Yndestad, yedeği de Runar Normann. Forvet ikili olursa Ole Martin Arst'ın yanında Stephen Ademolu oynuyor.

Santrfor Ole Martin Arst ve sağ açık Karim Essediri, takımın hem en önemli hem de alternatifsiz iki ismi. Maçta değiştirildiklerine bile rastlamak zor. Başlarına bir şey geldiğinde yahut rakip tarafından etkisiz hale getirildiklerinde Tromsø'nun işi bitiyor.

Tromsø'nun oynadığı futbolun en önemli özelliği, klasik İskandinav futboluna uygun olarak, 4 defans ve 2 defansif orta saha oyuncusundan oluşan 6 kişilik etten duvar. Ekstrası ise ileride biri hızı, diğeri tekniğiyle rakibi rahatsız ederek takım halinde hücuma çıkmasını engelleyen 2 açık oyuncusu. Bu açıdan danimarka ekolüne yakınlaşıyorlar. Tromsø'nun en büyük kozu Arst ise klasik İskandinav santrforu prototipine uygun bir oyuncu.

Tromsø'nun çok önemli bir artı özelliği yok. Sadece güçlerine eşdeğer takımlarla oynadıklarında güvendikleri oyuncuların bireysel yeteneklerini ön plana çıkarabilirlerse başarılı oluyorlar. Fizik güçlerine güvenerek oynadıklarından teknik açıdan kuvvetli bir rakip karşısında kolayca çözülmeleri beklenebilir. Tabi bu rakip onları aşırı düzeyde küçümsemezse..

Hiç yorum yok: