HANNOVER 96
Sezona kötü başladılar ve bunun devamını getirdiler. Geçen sezon ki performanslarında yeller esiyor. 2003/2004 yılında küme düşmekten kurtulan bu takım, bu sene bizlere o yılları hatırlatıyor. Rakiplerine göre avantajları ise kendi sahalarında zor kaybeden ve iyi puanlar toplayan bir takımlar. Eğer bu sene küme düşmezlerse, bu iç sahada aldıkları puanlara duacı olacaklar. Dış sahada zaten yokları oynuyorlar. Dış sahadaki performanslarını tek suçu teknik direktör Hecking’dir. Takımını korkak bir oyun oynatıyor. Hücum hattında iyi değiller, bazı maçlarda iyi oynamalarına rağmen hücum hattı görevini yapamadığı için böyle tür maçları kaybettiler. Hanke’de aynı takımı gibi geçen sezon ki performansını aratıyor. Devre arasında iyi bir forvet transfer etmelerini bekliyordum, ama şu anda herhangi bir transfer yapmadılar. Küme düşerler mi, bunun cevapını diğer takımlar verecektir. Şu anda diğer takımlara baktığımda küme düşmeleri biraz zor gibi geliyor bana.
ARMİNİA BİELEFELD
Bielefeld bu sene de küme düşmeme mücadelesi veriyor. 1996 yılında çıktıkları 1. lig sezonunda itibaren ara sıra 2. lige düşüp, yine çıkan ve her zaman küme düşmeme mücadelesi veren bir takım oldular. Bu sene karşılaştığı rakipleri yenmekte hayli zorlanan, ama yenilmemekte inatçı bir takımlar. Özellikle ligin ilk yarısında deplasmanlarda sürpriz puanlarla döndüler. Orta sahada yaratıcı bir isim yok, bütün gol ümitlerini Wichniarek’e bağlamışlar. Bu oyuncu oynarsa, puan alıyorlar. Yoksa maçı kaybediyorlar. Wichniarek, geçen sezonu 10 golle tamamlamıştı. Bu sene şimdiden 10 golü buldu. 4 sezondur küme düşmekten kurtulan bu takımın, bu sene yine kurtulacağından şüphem var. Hatta, rakiplerini transferlerini gördükçe, sezonu son 3 sırada tamamlamaları yüksek bir ihtimal olarak görüyorum. Orta sahaya ofansif bir oyuncu kiraladılar. Wolfsburg’da fazla forma şansı bulamayan Munteanu kiralık olarak alındı.
KARLSRUHER
Ligin ilk 6 haftasında iyi derecede başladıktan sonra ileri ki haftalarda bırakın galibiyeti, beraberlik bile alamayarak hızla son sıralara kadar düştüler. Sezon başında geçen sezon takımı uçuran Hajnal’ın gitmesi yüzünden takımın bu kadar kötü duruma düşeceğini sanmıyordum. Ligin ikinci yarısında işleri çok zor görünüyor. Deplasman fikstürlerinde ligin ikinci yarısında çok zor deplasmanlara gidecekler. İç sahada dişine göre rakiplerle karşılaşacaklar. Ara transfer de orta sahaya Engelhardt ile Federico’yu aldılar. Her iki isimde daha önce bu takımda oynamıştı. İki sezon önce Karlsruher 2. ligde iken şampiyon olarak 1. ligi yükselmişti. Bu şampiyonluk en büyük paylarından biri Federico’ya aitti. Zaten o sezon ki performans sayesinde Dortmund’a transfer olmuştu. Şimdi kiralık olarak eski takımına döndü ve takıma yine olumlu katkılar yapacağını düşünüyorum. Engelhardt ise 1. lig tecrübesi olan bir isim, bu yüzden o da takıma olumlu katkı yapacaktır.
ENERGİE COTTBUS
Geçen sezon iç sahada topladıkları puanlarla ligde kalan Cottbus, bu sezon ligin ilk yarısında zıt bir performans sergiledi. Ligin ilk yarısında deplasmanlarda sürpriz puanlar topladılar. Kötü başlayıp ve ilk galibiyetleri için 5 hafta beklediler. Ligdeki ilk galibiyetlerini aldıklarında sonra yine ikinci galibiyetleri için birkaç hafta daha beklediler. Lig küme düşme adaylarından. Ara transferde takımı güçlendirmek için birkaç transfer yaptılar. İçlerinden en dikkat çeken Avusturya liginde bu sezon bol gol atan Brezilyalı Adi’yi transfer ettiler. Bakalım, Cottbus gol sorununa bu oyuncu ilaç olacak mı? Yine bir mucize yapmazlarsa, bu sezon küme düşmeleri kaçınılmaz gibi duruyor.
BOCHUM
Ligin ilk yarısında küme düşme aday takımlarından içinden en ilginç performans gösteren takım ise Bochum’du. Ligin ilk yarısında sadece bir galibiyetle kapattılar. O da küme düşme yolundaki rakibi Bielefeld’di. 4. haftadan sonra bir türlü ikinci galibiyetlerini alamadılar. Bazı maçlarda çok iyi oynamalarına rağmen hücum hattı bol bol gol kaçırarak, takımının galibiyet almasını engelledi. Oynadıkları futbola göre ligin alt sıralarda bulunan takımlarda daha iyiler. Sinan birkaç hafta takımda parlamıştı, ama daha sonra kötü bir performans göstererek ligin ilk yarısını iyi tamamlamadı. Yönetim gol sorununu çözmek için bu sezon Dortmund takımında fazla forma şansı bulamayan ileri uç oyuncusu Klimowicz’i transfer etti. Bence, takım için olumlu bir transfer oldu. Yalnız 6 yıldır Bochum’da oynayan orta saha oyuncusu Zdebel’i Bayer Leverkusen’e kaptırdı. Dediğim gibi oynadıkları oyunlarına bakarsak, bu sezon küme düşmeyi hak etmiyorlar. Eğer ligin ilk yarısındaki gibi kazanmakta zorlanırlarsa, küme düşmeleri kaçınılmaz olacak.
MÖNCHENGLADBACH
Bir zamanlar 1970’li yıllarda Bayern’e kafa tutan ve birçok şampiyonluklar yaşayan M’gladbach, bu sene yükseldiği ligde küme düşme tehlikesi yaşıyor. Onları ligin ilk yarısında kazanmakta zorlanan, ama kolay yenilen bir takım olarak gördük. Dış sahada yokları oynadılar. İç sahada puanları toplamalarını bekliyordum, ama kendi sahalarında iyi bir performans gösteremediler. Çareyi teknik direktör değişiminde bulmak istediler, ama o da işe yaramadı. Çünkü bu takımın kapasitesi 1. lige fazla geliyor. Takımdan Marin ve birkaç oyuncuyu çıkarın, diğerleri 2. lig kapasitesinde oyuncular. Yani yeni gelen teknik direktör Hans Meyer’i bırakın, Dünya’nın en iyi teknik direktörünü bu takıma getirin, yine değişen bir şey olmayacaktı. Savunmada ve hücum hattında bu takımın problemleri vardı. Yönetim bunun farkına varmış olacak ki, ara transferde biraz paraya kıydılar ve takıma yaralı olacak oyuncuları transfer ettiler. Yalnız bu oyuncuların çoğu savunma hattına oldu. Ben, etkili bir ileri uç oyuncusu almalarını bekliyordum, ama şu anda böyle bir transfer yapmadılar. Yine de yapılan transferlere göre eğer gelenlerin uyum sorunu olmazsa, M’gladbach diğer takımlardan bir adım öne geçmiş oluyor.