İletişim

Twitter: @ortakafagolcom E-Mail: ortakafagol.com@gmail.com

6.05.2016

5001

Elvis’in hala yaşıyor olması, Loch Ness canavarının varlığının ispatlanması ya da Kim Kardeshian’ın 2020’de ABD başkanı olması. Leicester’a sezon başında şampiyonluk için verilen 5001 oranın, bu saydıklarım için açılan bahis oranıyla aynı değerde olması esasında Leicester’ın şampiyonluğunun ne kadar düşük bir olasılık olduğunu, hatta sezon başında imkansız olarak algılandığını gösteriyor. Zaten 5001 oran, spor bahis tarihinde tek bir etkinlik ile gerçekleşen en yüksek bahis oranı. Buna bağlı olarak da Leicester’ın yaptığının spor tarihinin en büyük sürprizi olduğunu da böylelikle ispat edebiliriz.

Gerçekten de gün denk gelir Amerikalı kolej çocukları buz üstünde mucizeye imza atabilir hatta 3 hafta ve 6 maç sonunda komşu Avrupa Şampiyonu bile olabilir. Ancak bu beklenmeyeni  10 ay süreyle, 38 maç boyunca sürdürmek işte zaten 5001’in karşılığı bu oluyor. Hatta şöyle diyeyim: Leicester bu sezon sadece 3 defa yenildi. Namağlup şampiyon olan Arsenal ve Mourinho’nun tek yenilgili ilk sezonundan sonra en az mağlubiyet ile şampiyon olan takım. Buna rağmen geçtiğimiz hafta Manchster United’a kazanması için 2 oran yani %50 ihtimal veriliyordu. Leicester şampiyon olurken halen daha milletin inanası gelmiyordu.

Sezon başında beklenmedik bir şekilde City’nin ilk sekiz haftadaki başlangıcı ve dahası Chelsea’nin içinde bulunduğu durum spot ışıklarını bir süre için Leicester’dan uzak tuttu. Sonrasında 10 haftalık korkunç fikstürü gelince “e zaten bu fikstürden çıkamazlar” diye burun kıvırmaya devam ettik. Manchester City deplasmanından 3-1 ile çıkana kadar esasında halen daha ciddiye alınmıyorlardı. O korkunç fikstürden alınlarının akıyla çıktıklarında bu defa da “favori olmadıkları maçlarda kontraatak futbolu oynamak kolay, şimdi Norwich’e WBA’ya karşı nasıl oynayacaklar?” diye yeni bir kılıf uydurduk. İşte Tottenham’ın yapamadığını burada yapmayı başardılar. Ardı ardına gelen 1-0’lık galibiyetler mental anlamda buna ne kadar hazır olduklarının kanıtıydı. Bütün sezon boyunca geriden gelip en çok puan kazanan takım olan Tottenham son iki haftada WBA ve Chelsea karşısında öne geçtikten sonra yakalandıklarında yaşadıkları paniği Leicester hiç yaşamadı.

Şimdi gelecek yıl Şampiyonlar Ligi’nde yer alacaklar. Esasında kağıt üstünde daha büyük platforma çıkıyorlar ancak başarı çok daha zorlu olmayacak. En nihayetinde Simon Kuper’in dediği gibi Leicester dünyanın en çok para kazanan 24. kulübü ve buna rağmen onların şampiyonluğunu peri masalı olarak görüyoruz. Ancak unutmamak gerekir ki önündeki 23 kulübün 12’si Premierleague’den. Hele ki gelecek yıl başlayacak yeni yayın sözleşmesi ile İngiliz kulüplerinin kazanacağı para, Avrupa’daki diğer ülkelere kıyasla kendilerini başka bir platforma taşıyacak. Şu anda bile küçük dediğimiz Leicester’ın oyuncularına ödediği para Higuainli, Hamsikli Napoli’nin ödediğnden daha fazla. İngiltere’nin Şampiyonlar Ligi yayın haklarında ödediği para sayesinde Leicester, Şampiyonlar Ligi’ni puansız tamamlasa bile 40 milyon poundu cebe atacak.

Bu başarı bundan 5 yıl önce olsaydı Avrupa’nın başaltı takımları Leicester’ın takımını talan ederlerdi ancak bu gelirler ile İngiltere’deki 4-5 takım ve Barça, Real, PSG, Bayern dışında o paraları ödeyebilecek kulüp yok.  Tam tersine, sezon başında Jordan Amavi, Şampiyonlar Ligi’nde Lyon forması dökmek yerine, küme düşeceği Aston Villa’ya gitmeyi tercih etti. Pekala Şampiyonlar Ligi’nde oynayacak Leicester Avrupa’dan adamları toplayabilir.

2011’de Bundesliga’da şampiyon olan Dortmund, daha önceki sezonlarda Avrupa’da başarısız olduğu için kendine ancak dördüncü torbadan yer bulabilmişti. Ha keza 2012 Serie A şampiyonu Juventus da şike ve küme düşme olayları sonrasında Olympiakos ve Anderlecht’in de arkasında üçüncü torbadan devler ligine dahil olabilmişti. Sadece 15 ülke puanı ile Avrupa’ya gidecek Leicester da bu anlamda Azerbaycan’dan 13 puanlı Karabağ ile aynı seviyede. Ama bir kez daha şans onlardan yana. Zira geçen yıl değişen statü ile şampiyon oldukları için Bayern, Juve, La Liga şampiyonu ve PSG ile diğer İngiliz takımlarının olmadığı bir grupta seri başı olacaklar. Keza yine favori olmadıkları için bu sene çok başarılı oldukları kontraatak futbolunu uygulayabilecekleri bir ortam olacak. Bu açıdan bakarsak henüz daha birçok belirsizlik olsa da bahisçiler halen daha Leicester’ı küçümsemeye devam ediyorlar ve gelecek yıl gruptan çıkma ihtimallerine %37 veriyorlar.

Gelecek sene olacakları gelecek seneye bırakalım şimdilik biz bu senenin keyfini çıkartalım zira önümüzdeki iki hafta boyunca spor tarihinin en büyük sürprizine şahit olmaya devam edeceğiz.

Hiç yorum yok: