İletişim

Twitter: @ortakafagolcom E-Mail: ortakafagol.com@gmail.com

22.05.2005

Sona Yaklaşırken: Ailton vs. Makaay

Tepede olanları konuşmayı severiz biz halk olarak, aşağıdakiler ne yapmış etmiş pek umrumuzda olmaz genelde. Şöyle Bundesliga'nın bugün(20 Şubat) sona eren 22.maç gününe bakınca iki tepe takımının kritik galibiyetleri göze çarpıyor. Bayern Münih ikinci yarının formda takımı Dortmund'u evinde 5 - 0 gibi rahat bir sonuçla geçerken, inatçı takipçisi Schalke04 deplasmanda devre arasının transfer şampiyonu Borussia M'Gladbach'ı 1 - 3 lük sonuçla yenerek nefesini hissettirdi. İki maçın ortak yönü takımların baş golcüleri Ailton ve Makaay 3 gol birden atarak hat-trick(bu sözün Türkçesi var ve bilmiyorsam affola kullanmayı da hiç sevmiyorum) yaptılar. Bu önemli bir nokta bence. Son 12 haftasına girdiğimiz Bundesliga'da yavaş yavaş büyük takımlar ve oyuncular ağırlığını koyacaktır. (benim sene başında çok umutlu olduğum Wolfsburg'un düşüşü de buna örnek) Werder de kazanmaya başladı. İzlediğim kadarıyla Werder Bremen, Bayern Münih, Schalke04 ve Bayer Leverkusen bu ligin ağır topları.(Tarih olarak bakarsak değişir tabi) Bence Werder ve Leverkusen'i sene başında zorlayan, Bayern Münih kadar alışık olmadıkları Şampiyonlar Ligi'ydi. Bu takımlar son haftalarda gördüğümüz gibi lige ağırlıklarını koyuyorlar. (Bu biraz Shaq'ın playoffları beklediği yorumuna benzedi galiba) Werder Bremen, Hamburg SV ve Leverkusen son 5 maçlarının 4'ünü kazanarak tepeye yanaştılar. Hamburg bence diğerleri kadar kaliteli bir kadroya sahip değil ama diğerlerinin Şampiyonlar Ligi sorununu düşününce yukarlarda yer bulmaları olanaksız değil.

Şampiyonluk yarışını ise Ailton ve Makaay dan biri belirleyecek ama bakalım artık... 4 puan gerideki Werder ve takım oyunları da rakip tabi.(Başlık ikili daha etkili. Bir de Klose'yi eklsek kötü olurdu)

Sonuçlara bakarsak fena değiller. Bol gollü maçlar vardı ve haftanın gol ortalaması 3'ün üzerindeydi. Bu da zaten maçlara gelen taraftarı mutlu ediyor olsa gerek ki seyirci ortalamaları çok yüksek. Bu haftaki ortalama 32000 civarıydı ve 20000'in altına düşen hiç yok. Wolfsburg uzun süre aradan sonra evinde sonuncu Hansa Rostock'u 4- 0 la geçti. D'Alessandro ve arkadaşları bir şeyler yapmazlarsa bu takım sıradanlaşır ve Bundesliga için pek hayırlı olmaz. Mainz'in kan kaybı durmuyor. Bielefeld deplasmandan istediği puanı alırken Mainz sessiz kaldı ve Bochum'un da kazanmasıyla ara iyice kapandı. Bochum Freiburg'u 3 -1 kazanırken kümede kalma yolunda güven de kazandı. Hem alt ile farkı açtı hem üst ile azalttı.

Bayern Munich 5 - 0 Dortmund: Bayern ligin en güçlüsü olduğunu gösterdi diyebiliriz. Makaay gerçekten çok kaliteli vuruşlara sahip. Ze Roberto'nun top gösterisi de görmeye değermiş.(Özetlerden gördüğümüz kadarıyla.)

M'Gladbach 1 - 3 Schalke: Golleri daha görmedim ama Ailton müthiş bir iş çıkarmışa benziyor.

Stuttgart 1 - 0 Hertha Berlin: Ne yazık ki NTV'nin canlı verdiği maçı kaçırdım. Ama Stuttgart için kritik bir galibiyet. Hertha için ise söyleyecek söz fazla yok zaten. Sağı solu bu kadar belli olmayan çok takım yok. 11 maçtır yenilmeyen bir takım için üzücü bir son.

Hamburg 2 - 1 K'Lautern: Takahara ve Morreira'nın gollerine Halil Altıntop tek golle yanıt vermiş. Halil gittikçe geliştiriyor kendini. Gol atması veya gol pası vermesi alışılan bir durum oldu. Milli takıma da dönecekti ki kar yağdı. Rückrunde'nin formda ismi denebilir. Hamburg ise kazanmaya devam ediyor. Liderle sadece 7 puan farkları var. Tabi bu yakalayabilirler demek değil ama bulundukları yere güzel bir iltifat.

Nürnberg 2 - 4 Leverkusen: Bu adam attıkça atıyor. Marek Mintal bu senenin yıldız golcüsü. Nürnberg'in küme düşmesini engelleyerek yerel kahraman olacak gibi geliyor bana. Her ne kadar yenilseler de iki gol atıp taraftara umut vermiş. Zaten Leverkusen'i kendi sahalarında yenmeleri zor. Nürnberg ters bir takım. Deplasmanda başarıyı daha çok seviyorlar.

Wolfsburg 4 - 0 Rostock: Hansa Rostock Jari Litmanen ile anlaşınca sürpriz puanlar alır lige yeni bir renk katar diye düşünmüştüm. Schalke'ye yenilmediler diye umutlandım bi ara. Belki bir seri yakalarlar da çıkarlar yukarı diye umdum. Ama olmadı... (Ağlayacam şimdi.) Hansa kısaca her tarafı pis bir durumda. Jörg Berger birkaç hafta Bursaspor'da çalışmış sonra anasının evine geri dönmüştü. Bursa gazeteleri ona Almanya'da İtfaiyeci derler düşenleri kurtarır demişti. Hakkaten adamın lakabı bu. Ama Rostock'taki yangın çok büyümüş ve her tarafa sıçramışa benziyor.

Bochum 3 - 1 Freiburg: Bochum yanan parçaları Freiburg'un üzerine doğru attı maç ile birlikte. Freiburg da onları aldı yanıyo. Alt taraf kızıştı gerçekten. Kritik bir maçtı bu. Ama Freiburg için kötü bitti. Bakalım ilerki haftalarda nolacak.

Hannover 1 - 4 Bremen: Bremen kazanıyor ve yukarıdan puan kaybı bekliyor. Çok güçlüler. Bana kalırsa takım olarak en iyiler. Ancak bir Ailton veya Makaay'dan yoksunlar. Klose iyi güzel ama bu ikisi değil. Zor zamanlarda bir adam çıkar bi vurur maçı değiştirir. Tam rüyalardaki gibi. İşte o adam yok Bremen'de. Micoud tam o adam değil bence. Belki Almanya'nın en etkili oyuncusu ama o kahraman değil. Onun için Bremen arada dizlerini dövüp Ailton için ağlıyodur diyorum. Fabien Ernst de seneye Schalke'ye katılacak. İmzaladı bile. Bir posta da onun için ağlayabilirler...(Deplasman da 1 - 4 kazandıkları bir maç sonrası çok yüklendim galiba..)

Mainz 0 - 0 Bielefeld: Ah Mainz.. Ligin yeni takımı, Bundesliga'da yeni doğmuş bir bebek belki de. Ama bebekler yürümeyi çok kere düştükten sonra öğreniyorlar. Mainz de ilk çıkışında düşecek mi acaba? Halbuki ilk başlarda sürpriz takım, bir mucize diye bahsediyorduk ne güzel. Yeni bir heyecan gelmişti Bundesliga'ya. Gittikçe aşağıya yanaşıyorlar. Umarım düşmezler.


Puan Durumu:

1) B.Münih 44
2) Schalke 44
3) Bremen 40
4) Leverkusen 38
5) Stuttgart 38
6) Hamburg 37
7) H.Berlin 36
8) Wolfsburg 33
9) Hannover 32
10) K'Lautern 31
11) Bielefeld 29
12) Dortmund 28
13) Nürnberg 24
14) M'Gladbach 24
15) Mainz 23
16) Bochum 19
17) Freiburg 16
18) H.Rostock 13

Hiç yorum yok: