İletişim

Twitter: @ortakafagolcom E-Mail: ortakafagol.com@gmail.com

29.08.2008

Fenerin Grubu

İlk iki torba bittiğinde lider çıkmanın imkansız olacağını düşünen Fenerbahçeliler muhtemelen B, C veya D gruplarını istiyorlardı. Bu iki grupta sırasıyla birinci torbadan gelen takımın çok güçlü olduğu, ikinci torbadan gelen takımın ise en zayıflardan olduğu Inter-Werder , Barcelona – Sporting ve Liverpool-PSV vardı. Fakat büyük düşünüp lider çıkmayı hedefleyenler için en ideal grup G grubuydu. Çünkü birinci torbanın en zayıf takımı Lyon, ikinci torbanın en güçlü takımı Bayern ile eşleşmiş ve çekiciliğini yitirmişti. Bu durumda birinci torbanın en zayıf ikinci takımı olarak gözüken Arsenal’in ve ikinci torbanın ortalarındaki Porto’nun olduğu grup ideale yakındı. Chelsea – Roma, Mancester – Villarreal ve Real Madrid – Juventus ikilileri olabilecek en kötü ihtimallerdi.

G grubunu çekti Fenerbahçe.. Son torbada Atletico ve Fiorentina hariç kim gelse Fener’den zayıf diyeceğimiz için pek sorun yoktu. Fakat Atletico ve Fiorentina da bir 4. torba takımından ziyade 2. torba takımlarını andırıyordu. Bu ikiliden sonra gelen zayıfların en iyisi Dinamo Kiev, Fener’i buldu ve grup tamamlandı.

Fener şanslı bir kura mı çekti? Bu soruya evet ya da hayır cevabı vermek zor. Galatasaray’ın ahını alan Steaua Bükreş’in yerinde de olabilirdi( Lyon, Bayern, Fiorentina) , komşumuzun temsilcisi Panathinaikos’un yerinde de.(Inter, Werder, Anorthosis)

Peki Fenerbahçe’nin gruptaki şansı nedir? Bu soruyu cevaplamadan önce Fenerbahçe’nin grubunun her takımın çıkma ihtimalinin yüksek olduğu bir grup olduğunu belirtmeliyim. Şanslar birbirine yakın. Bu gruba benzer bir diğer grup da Liverpool, PSV, Marsilya ve Atletico Madrid’in olduğu D grubu ki bu gruba ölüm grubu da diyebiliriz. Fenerbahçe de kağıt üstünde herkesin herkesi yenebileceği bir grupta mücadele edecek. Tabii her şey sahada belli olacak. O nedenle çok sevmeme rağmen Ahmet Çakar tarzında “Fener şunu yapar bunu yapar, yapmazsa adam değilim” tarzında bir tahmin yapmayacağım.

Şimdi Fenerbahçe’nin rakiplerine bir göz atalım…

Arsenal:
Arsenal hakkında yapılacak her değerlendirme boş çıkacaktır. Çünkü hiçbir zaman beklentileri karşılayan bir takım olmadı Arsenal. 2006’da final oynayacağını kim tahmin ederdi? Ya da finalden sonra yeni stadıyla ve güçlü kadrosuyla 2 yıl kayde değer bir başarı yakalayamacağını..

Bu sene Arsene Wenger’in ekibi yine güçlüdür, eminiz. Sağolsun Digiturk sayesinde Premier Lig ekiplerini izleyemedim fakat okuduklarım iki maçta 3 puan alan Arsenal’in iyi bir görüntü çizmediği yönünde. Lehmann, Senderos, Flamini, Hleb, Gilberto Silva gibi önemli isimlerle yollarını ayıran Arsenal bu sene çok güç kaybetti gibi gözüküyor. Ama hep böyle olmuyor mu? 2004’te şampiyon olan o harika takım dağıldığında kimsenin bir şey beklemediği Arsenal takımı 2006 ‘da final oynamadı mı? Arsene Wenger yine bazı genç oyuncuları Dünya piyasasına sunacaktır, Arsenal yine iyi bir takım olacaktır. Zaten elinde hala Fabregas, Van Persie, Adebayor ve yeni transfer Nasri gibi isimleri bulunduran bir ekibe zayıf diyemeyiz.

Porto:
Çok değil 4 yıl önce şampiyon olan Porto’yu geçtiğimiz yıl Beşiktaş’ın grubundan hatırlıyoruz. (Ben iki maçı da izlemediğim için bir şey hatıırlamıyorum). Yaz başında 2003-04 sezonunda iki lig maçında hakemlere rüşvet teklif ettiği gerekçesiyle Şampiyonlar Ligi’ne katılmaktan men edilen Porto’nun daha sonra cezası affedildi ve şimdi de Fener’in grubunda. Son üç yılın Portekiz şampiyonu ekipte en önemli isim elbette Querasma. Herkes onun Avrupa’nın devlerinden birine geri dönmesini bekliyor. Porto’da benim özel olarak beğendiğim diğer iki isim ise Raul Meireles ve Lucho Gonzalez. Genelde futbol piyasasına kazandırdığı oyuncular ile meşhur olan Porto’nın bu sezon Avrupa’ya sattığı isim Bosingwa oldu. Transfer ettiği isimler ise benim için kapalı kutu.

Dinamo Kiev: Dinamo Kiev hakkında fazla bilgi sahibi değilim. Zaten Türkiye’de Dinamo Kiev hakkında yapılacak değerlendirmelerin çoğu ezbere konuşmalardan ibaret olacaktır. Her şeyden önce maçlarını izlemiyoruz, kadrosunun pek çoğuna yabancıyız. Fakat henüz iki sene önce Dinamo Kiev’in ön elemede Fener’i elediğini unutmayalım.

Porto ve Dinamo Kiev nispeten az tanınmış oyunculara sahip olduğu için ve Avrupa’nın büyük beşlisinin ekipleri olmadığı için muhtemelen medya tarafından hafife alınacak ve Fenerbahçe için “lokum gibi kura” yorumları yapılacaktır fakat bu iki kulübün de birer futbol efsanesi ve futbol ekolü olduklarını herkes biliyordur umarım.

Son olarak çok zevkli bir grup olacağını tahmin ediyorum. Yüksek kalitede maçlar ve birbirine yakın puanlar bizi bekliyor gibi. Hatta Avrupa’da PSG ve Real Madrid’den sonra üçüncü takımım olan Arsenal’i izlemeye Kadıköy’e bile gidebilirim.

Hiç yorum yok: