İletişim

Twitter: @ortakafagolcom E-Mail: ortakafagol.com@gmail.com

3.08.2007

Copa America 2007 Dosyası - I

Geçtiğimiz ayın ortasında sona eren Copa America, Brezilya’nın şampiyonluğu ile sona erdi. Bizlere golleri ve hücum futbolunun güzelliklerini sunan bu turnuvayı mercek altına almak istedim.

Copa America dünyanın en eski uluslararası futbol turnuvası olarak bilinir. Temmuz 1916 da Arjantin’de düzenlenen bu ilk organizasyona ev sahibi Arjantin’den başka Brezilya, Uruguay ve Şili katıldılar. O zamanki orijinal adıyla Campeonata Sudamericano de Sellecciones yada dilimize çevirirsek Güney Amerika Uluslar Şampiyonasının ilk galibi Uruguay oldu. 1975 yılında organizasyon on takım arasında oynanmaya başlandı ve Copa America adını aldı. 1993 yılından itibaren ise turnuva 12 takım arasında yapılıyor. Conmebol üyesi 10 ülke ve iki davetli ülkenin katılımıyla...

Son turnuvada davetli ülkeler olarak izlediğimiz Meksika ve Amerika Birleşik Devletleri’nin yanı sıra çeşitli yıllarda Kosta Rika, Honduras ve Japonya da davetli olarak organizasyona iştirak ettiler. Tabii sadece on üye ülke olunca aynı ülkeler birçok defa organizasyona ev sahipliği yaptılar. Örneğin ilk ev sahibi Arjantin 1916 dışında yedi defa daha organizasyonu düzenledi. Arjantin’in yanı sıra Uruguay 7, Şili 6, Brezilya 4, Ekvador 3, Bolivya 2, Kolombiya ve Paraguay birer kez turnuvaya ev sahipliği yaptılar. Venezuela ise ilk defa bu yıl organizasyonu düzenledi. Şili’nin başkenti Santiago’da ki Nacional Stadı ise Copa America maçlarına tam 68 kez ev sahipliği yaparak bu alanda bir rekor sahibi. Şili’de 1945 yılında yapılan turnuva maç başına 59923 seyirci ortalaması ile dikkat çekiyor. 1989 yılında Brezilya ile Uruguay arasında ünlü Maracana Stadı’nda oynanan karşılaşmayı ise tam 170.000 futbolsever izledi. Bunun yanında seyircinin en az ilgi gösterdiği ülke ise Venezuela. 1967’den sonra ilk galibiyetini bu yıl alabilen Venezuela’nın, 1967 ve 1995 yıllarında Paraguay ve 1989 da Peru ile oynadığı maçları sadece 500 kişi izledi. Copa America’yı Arjantin ve Uruguay 14 defa kazanarak en başarılı ülkeler oldular. Daha önce 7 defa bu başarıyı yakalayan Sambacılar ise Venezuela’da da mutlu sona ulaşarak 8. kez kupayı havaya kaldırdılar. Güney Amerika’nın üç büyükleri dışında Paraguay ve Peru ikişer, Bolivya ve Kolombiya birer defa Copa America’nın en büyüğü olmayı başardılar. Copa America 2007 öncesi organizasyona 37 kez katılan Arjantin 167 maçta 106 galibiyet alarak en başarılı takım konumunda. 39 defa katılan Uruguay 177 maçta 101 galibiyet, Brezilya ise 161 maçta 91 galibiyetle Tangocuları takip ediyorlar. Bu üç futbol ülkesini kupa tarihi boyunca aldıkları galibiyet sayılarına göre sırasıyla Paraguay, Şili ve Peru izliyorlar. En başarılı teknik adam ise hiç kuşkusuz ülkesi Arjantin’e 1941, 1945, 1946, 1947, 1955 ve 1957 yıllarında 6 kez şampiyonluk kazandıran Guillermo Stabile’dir. Aktif futbolculuk döneminde milli takıma pek çok gol kazandıran Stabile saha kenarında da başarısını artırarak devam ettiren bir isim. Venezuella’da takımını finale taşıyan Alfio Basile 1991 ve 1993 de Arjantin’i, Juan Carlos Corazzo 1959 (o yıl 2 turnuva düzenlendi. Bu turnuvaların ikincisinde.) ve 1967 de Uruguay’ı ve Ernesto Figoli 1920 ve 1926 da yine Uruguay’ı en üst basamağa taşıdılar

.

Copa America genelde estetik hareketleri, güzel çalımlar ve bol golle hatırlanan bir organizasyon. Önceki şampiyonalar incelendiğinde gol ortalamasının genelde üçün üzerinde olduğu görülür. Hele 1927 yılında gol ortalaması insana hayret verecek derecede, maç başına tam 6,17 gol. Gol demişken hemen tarihin sahnesinde yerini alan golcülere yer verelim. 1916 da şampiyon Uruguay’dan Isabelino Gradin attığı 3 golle ilk gol kralı ünvanını kazandı. 1949 yılında Brezilyalı Jair Rosa Pinto ve 1957 yılında gol krallığını paylaşan Arjantinli Humberto Maschio ve Uruguaylı Javier Ambrois attıkları dokuzar golle isimlerini bir turnuvada en çok gol atan oyuncular olarak yazdırdılar. Ve bu bir turnuvada 9 gol barajına bir daha ulaşabilen olmadı. Yaklaşanlar ise sekizer golle 1953 de Şilili Francisco Molina, 1955 de Arjantinli Rodolfo Micheli ve 1959 da Brezilyalı Edson Arantes do Nascimento yada bildiğimiz adıyla Pele oldular. Tüm zamanların en çok gol atan oyuncusu ise 1945, 1946 ve 1947 de mücadele eden Arjantinli Norberto Mendez ve 1942, 1945, 1946, 1949, 1953 ve 1957 de ter döken Brezilyalı Zizinho. Her iki oyuncuda 17 golle zirvede bulunuyor. Mendez ve Zizinho’yu 15 gol atan Uruguaylı Sverino Varela ve Perulu Teodoro Fernandez izliyorlar. Arjantinli Gabriel Batistuta ve Jose Manuel Moreno, Brezilyalı Jair Rosa Pinto ve Ademir ve Uruguaylu Hector Scarone 13 golle en golcüler arasındaki yerlerini aldılar. Bir futbolcu tarafından aynı maçta atılan en fazla gol sayısı 5. Ve bu onuru dört oyuncu paylaşıyor. Uruguaylı Hector Scarone 1926 da Bolivya’ya, Arjantinli Juan Marvezzi Ekvador’a 1941 yılında, Arjantinli Jose Manuel Moreno1942 de yine Ekvador’a ve Brezilyalı Evaristo 1957 de Kolombiya filelerine beşer gol gönderdiler.

Hep başarılı golcülerden bahsettik. Şimdi sırada ilginç bir not vereceğim. Biliyoruz ki penaltı bir oyuncu için gole en yakın olunan an. Tanınmış bir Arjantinli golcü Martin Palermo 1999 yılında Kolombiya karşısında tam üç kez beyaz noktanın başına geldi. Ama Palermo ne yazık ki bunlardan hiçbirini gole çeviremedi. Düşündürücüdür ki Arjantin o gün sahadan 3-0 yenik ayrılmıştı. Ancak Kolombiya’nın şanslı olduğunu da düşünmek mümkün. Çünkü 1975 yılında Uruguay’ı 2-0 lık skorla geçerlerken rakip takımdan Fernando Morena’da iki penaltı vuruşundan yararlanamamıştı. Bir de tarihe geçen, diğerlerinden biraz daha farklı olan ve sayıları nedeniyle unutulmayan goller var. Örneğin 1916 yılındaki ilk turnuvada ilk golü Şili ağlarına gönderen Uruguaylı Jose Piendibene’yi unutmak mümkün mü? Bunun gibi 100. gol yine Uruguaylı Antonio Urdinaran, 500. gol Arjantinli Jose Manuel Moreno, 1000. gol Şilili Enrique Hormazabal, 1500. gol Perulu Oswaldo Ramirez ve 2000. gol 1997 yılında Meksikalı Luis Hernandez tarafından atıldı. Copa America’da en çok forma giyen oyuncular ise 34 maçta ter döken Brezilyalı Zizinho ve Şilili Sergio Livingstone. 29 maçta oynayan tanıdık bir sima, Brezilyalı eldiven Taffarel ise bu iki ismin arkasından geliyor. Biliyoruz ki her turnuvada pek çok başarılı isim olmasına karşın bir oyuncu daha ön plana çıkar ve turnuvanın en iyi oyuncusu olarak seçilir.

İlk turnuvanın en iyisi gol kralı da olan Uruguaylı Isabelino Gradin seçilmişti. Yaşadığımız yıllar göz önünde bulundurulduğunda bu isimler çok tanımadığımız, bizim için fazla şey ifade etmeyen isimler olarak düşünülebilir. Seksenli yıllardan itibaren turnuvalara damgasını vuran oyunculara göz atarsak belki daha anlamlı olacak diye düşünüyorum. 1983 de Uruguaylı Enzo Francescoli, 1987 de Kolombiyalı “Beyaz Pele” Carlos Valderrama, 1989 da Uruguaylı golcü Ruben Sosa, 1991 de Arjantinli Leonardo Rodriguez, 1993 de Arjantin file bekçisi Goycochea, 1995 de yine Enzo Francescoli, 1997 de Brezilyalı Ronaldo, 1999 da Brezilyalı Rivaldo, 2001 de Honduraslı Amado Guevara ve 2004 yılında Brezilyalı Adriano en iyi oyuncu seçildiler.

Hiç yorum yok: