Bu hafta NTV ekranlarında izlediğimiz maçta Stuttgart’ı D'Alessandro dan yoksun kadrosuyla 3-0 yenen Wolfsburg haftanın takımı diyebiliriz. Gerçekten Wolfsburg’u izlemek çok zevkliydi. Wolfsburg Volkswagen Arena’da seyircisiyle bütünleşmeyi çok iyi başardı. Petrov’u takımda tutmanın ne kadar doğru bi karar olduğunu bir kez daha gördük. Biraz bencill oynamasına rağmen takımı sürüklemeyi iyi biliyor. Bi kere çok hırslı bu seyirciyi tribüne çekiyor aynı zamanda da tribündekileri de hırslandırıyor. Kanat oyuncularının lider olması çoğu zaman beklenmez ama Petrov Wolfsburgun mental lideri bu kesin. D'Alessandro nun eksikliğinde top çoğu zaman sol taraftan oynandı ve Petrov’un iki golü ile Wolfsburg önemli rakiplerinden Stuttgart’ı rahat geçti ve en önemlisi kendine olan güvenini tazeledi. Takımın artılarından biri 4’lü defansın ortasında oynayan ikili. Quiroga ve Hofland gerçekten yetenekli iki stoper. Defans fizik ve teknik olarak güven veriyor. Bu maçta D'Alessandro'nun yokluğunda defansın önünde iki önlibero oynadı. İki siyahi oyuncu Sarpei ve Thiam fiziksel olarak çok güçlüler. Topla ileri doğru çıkabildikleri nadir de olsa maçın kilidini açan gol Thiam'ın ileri presi ve kaptığı top sonucu oldu. Bitmeyen enerjileriyle bu ikili diğer maçlarda da oynamalı diye düşünüyorum. Karhan ise çok etkili gözükmedi. Sağ tarafa yakın oynadı ama orası yeri değil gibi gözüktü. Forvette ise çok koşan ve top taşıyan Klimowicz takımın birçok pozisyonunda rol oynadı. Genel olarak takım oyunu oynadılar, seyirciyle bütünleştiler ve üç puanı aldılar. Tebrik etmek lazım. Yeni kurulan ve oyun kurucusundan yoksun oynayan bi takım için başarılı bir maçtı.
Bayern sessiz geliyor. Dortmund çöküşte...
İki hafta üstüste aldığı puanlarla Bayern liderin bi puan ardında pusuda bekliyor. Deplasmanlarda zorlanan Wolfsburg'un bu hafta da puan kaybetmesi halinde Bayern özlediği yere gelebilir. Benim tahminim de zaten bu yönde. Bu hafta olmasa birkaç hafta içinde Bayern liderliğe oturur diye tahmin ediyorum. Sürpriz golcü Guerero'nun golleriyle Bochum'u deplasmanda yenen Münich ekibi iki hafta üstüste kazanmanın mutluluğunu yaşıyor. Bundesliga'daki rakiplerine göre üstün bi kadrosu olan Bayern Maggath'ın takıma takımın da Maggath'a alışmasıyla rayına giriyor gibi gözüküyor. Diğer bi dev Dortmund ise tam ters yönde ilerliyor. Deplasmanda ligin alt sıralarındaki ekip Kaiserslauten'e Halil'in yaptırdığı penaltı sonucu yenilerek bir haftayı daha hayal kırıklığı ile kapattılar. Durumları içler acısı. Hafta içi Hannover'e kupada elendiler. Mağlubiyet sonucu Kaiserslauten'in de altına indiler. Küme düşme potasının hemen üstünde duruyorlar. Ziller acaba Dortmund'da kimin için çalıyor? Bunu ilerleyen haftalar gösterecek.
Son iki haftanın sürpriz ekibi Bielefeld. Deplasmanın etkili takımı evinde de Dortmund'u yenince iki hafta üstüste yenmeyi başardı ve 20 puana ulaştı. Bu da küme düşme rakamlarının çok üstünde. 18 takımlı liglerde 40 üzeri puanların çoğu zaman ligde kalmayı başardığı düşünülürse Bielefeld ilk yarıdan kendini güvende hissediyor denebilir. Deplasmanda 12 puan çok başarılı gerçekten. Diğer bif formda takım M'Gladbach ve yeni antrenörleri Hollandalı tecrübeli Dick Advocaat. Haftasonu Nürnberg'i yenip yukarı doğru çıkmaya devam ediyorlar. Kadroları da buna müsait zaten. Son üç haftada alınan 7 puan iyi bir gösterge.
Geçen haftanın bir başka ilginç maçı Schalke - Hertha Berlin maçıydı. Yıldırayın da ilk 11 de oynadığı maçta Hertha Berlin benim beklemediğim bir üç puan aldı. Schalke'nin bu kadar formdayken Aufarena'da galibiyet serisine son vericeklerini düşünmüyordum ama yendiler ve bu sene daha yukarıya gitme potansiyellerin olduğunu gösterdiler. Tabi istikrar önlerindeki en önemli sorun. Bir maçlık performanslar hiç kimseye yaramaz. Tabi ümit milli maçta genç Müller'in ayağının kırılması Hertha için kötü haber.
Hamburg bu haftanın en renkli skorunu aldı ve Doğu Almanya temsilcisi Hansa Rostock'u deplasmanda 6-0 gibi farklı bir skorla yendi. Eski Alman devi yükseliş sinyalleri veriyor. Bulunduğu yerden daha iyisini hakeden takımlardan biri ama bu performansı sürdürmeliler. Tabloda çok çekişmeli bir sezon seziliyor. Tahminim tepede Bayern, Werder, Wolfsburg, Schalke ve Stuttgart'ın olması bunların arasında şampiyonluk şansı en az Stuttgart'ın diye düşünüyorum ve tabiki Bayern en güçlüleri. Düşme potasında Bochum, Freiburg ve Hansa Rostock kara kara düşünüyorlar. Dortmund sezonun en büyük bilmecesi haline gelirken Hertha Berlin ve Leverkusen ligin diğer güçlü takımları. Hannover mütevazi kadrosuyla ne kadar sürdürebilir bence çok değil. Kadrolarında iyi oyuncular(Tarnat, Mathis,Enke) var ama o kadar tepeye biraz hafif kalır. Yine de heyecan katmaları çok güzel.
Bu arada dün Almanya yenilenen teknik kadrosu, daha agresif bir görüntü vermesi beklenen kırmızı forması ile çıktığı hazırlık maçında Klose ve Kuranyi'nin golleriyle 3-0. İki gol atan Klose Dünya Kupası performansını hatırlatırken Klinsmann, Löw ve Köpke'den oluşan teknik kadro taraftarına güven verdi.
BUNDESLİGA'DA HAFTANIN MAÇLARI
Mainz-Bochum: Sezona iyi başlayan Mainz ligin zayıf takımı önünde kazanacaktır.Bayern-K'slauten: Tabiiki Bayern. tabi olası bir sürprizde Kaiser iyi bir ivme yakalayabilir.
Dortmund-Freiburg: Dortmund bunu da kazanamazsa küme düşsün daha iyi.
Bielefeld-Werder: Werder artık ağırlını koyar ve Bielefeld'e bi dur der. Aksi halde enteresan bir tablo oluşacak.
Leverkusen-Schalke: Kesinlikle haftanın maçı. Geçen hafta Aufarena'da kaybeden Schalke çok hırslı olacak. Ama Leverkusen de güçlü.
Hertha-Hansa: Hertha için iki maç üstüste kazanmanın en kolay yolu.
Stuttgart-M'Gladbach:Haftanın diğer bir iyi maçı. Üç skora da açık.
HSV-Wolfsburg: Deplasmanda tökezleyen Wolfsburg ve 6 gol sonrası HSV. Bayern'e yarayabilir.
Nürnberg-Hannover:Hannover bunu da kazanırsa desteklemeye başlarım!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder