İki senedir kayıt yaptırıp gitmedikten sonra bu sene kesin be kesin katılıp boğaz köprüsünü yürüyerek geçmeyi ve köprüde kahvaltı etmeyi kafaya koymuştum. Melih pazar sabahın köründe kalkıp eşlik etmeyi kabul etti. Köprüde kahvaltı yapıp kahve içtikten sonra yağmur bastırınca en nihayetinde amaca hizmet edip Yıldız'dan sonrasında koşmaya başladık. Yarışı 1 saat 40 dakikada bitirdiğimize göre sanırım epey bir köprünün üzerinde takılmışız. Pazar sabahı uykumdan feda etmeye kesinlikle değdi. Herkesin hayatında bir kere yapması gerekli.
Sonrasında dönüp kurunduktan sonra 13.30'da Deron Willams'ı izleyelim dedik. Salona girene kadar Beşiktaş'ın kiminle oynadığını, dahası ligde Banvit Kırmızı diye bir takım olduğunu bilmiyorduk. Olur ya lokavt biter, Deron Williams döner; gitmeden bir an önce canlı gözle izlemek tek hedefimizdi. Pek rağbet yoktu maça. Belki 2000 kişi salonda anca vardır. Hakemler sağolsun bir hücum bir de teknik faul çalarak Deron'u maçın önemli bölümünde kenarda tuttular. Oynadığı sürede belli ki Deron hakikaten iş ahlakıyla buraya oynamaya gelmiş. Bunu görmek güzel. Semih'in ise götü kalkmış. Daha 2 sene evvel Fenerbahçe'de çömez muamelesi göre Semih, böyle bir abilik taslamalar, bir hakemlere itiraz sormayın gitsin. Belli ki amacı sakatlık ardından form tutmaya çalışıyor ama ortada bariz bir arıza var.
Banvit Kırmızı'da yaşları 17 ila 21 arasında değişen çocuklar oynuyor. Zaten koçları da "NBA'deki lokavt umrumuzda değil. 6 oyuncumuzun lise talebesi olduğunu düşünürsek eğitim müfredatı bizi daha çok ilgilendiriyor" demiş. Bugün 50 sayı fark yediler. Belki bütün sezon böyle farklar yiyecekler ama yaşıtları altyapı maçlarına çıkarken bu çocukların birinci ligde Deron Williams'a karşı oynaması bulunmaz nimet. Ama bu kadar bireysel oynayarak bir yere varamazlar. Maç bittiğinde takımın yaptığı toplam asist sayısı 8 idi.
Maçın genci ise Beşiktaş'tan çıktı. Isınmalarda bir baktık daha yeni bıyık tüyü biten bir çocuk var. Dedik bu çocuk olsa olsa en fazla 16 yaşındadır. Nitekim dönünce baktım hakikaten 1995 doğumluymuş. Oyuna girer girmez iki asist yaptı. Ne büyük şans ki böyle bir dönemde çok şey öğrenebileceği Deron var.
Şu NBA yönetimi de fazla naz yapmasa da sezonu komple iptal etse de bizim Fenerbahçe de sadece sakatlanan Marko Tomas'ın yerine adam almakla kalmasa şöyle Ömer Aşık'ı falan da geri getirse. Salı Euroleague başlıyor. CSKA şu an itibariyle en büyük favori. Tabi Barça'da antrenmanlara çıkmaya başlayan Gasollerin takıma resmen katılması tüm düzeni değiştirebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder