Hollanda takımlarının bu hafta UEFA Kupası’nda aldığı sonuçlar şöyle:
Feyenoord – Schalke 04 : 2 – 1
Az Alkmaar – G. Rangers : 1 – 0
Dinamo Zagreb – Heerenveen : 2 – 2
5 takımlı gruplar olduğu için, Utrecht bu hafta maç yapmadı.
Öncelikle AZ Alkmaar’dan bahsetmek istiyorum. Prso’lu Rangers’ı 1-0 yendiler ama kaçırdıkları gollerin haddi hesabı yok. Butun maç bastıran taraf AZ Alkmaar’dı. Maçın basında one geçtikten sonra akıllı oyuncu değişiklikleri ile skoru korudular ve 3 maçta 3 galibiyet alarak lider olarak ust tura çıkmayı garantilediler. Böylece ligde 7 haftadır arka arkaya kazanan Alkmaar, Avrupa’da da 3 maçını kazandı ve sonuç olarak 10 maçlık bir galibiyet serisi yakaladı. Bu buyuk başarının arkasında Ronaldinho, Hagi veya Figo gibi bir oyuncu baş rolü almıyor. Hollanda da PSV ile en iyi top oynayan AZ Alkmaar tam bir takım oyunu oynuyor. Attıkları gollerin çoğu 5-6 pas sonucunda atılan goller. Avrupa liglerinde genelde gollerin 3-4 pas ile atıldığını düşünürsek, bu rakam gerçekten iyi bir gösterge Alkmaar için. Organize atak yapabilen, rakip sahada rahatlıkla çoğalabilen ve topu ayakta tutabilen bir takımın az gol atmasına imkan yok. Bu yüzden de Alkmaar çok gol atıyor ve başarılı sonuçlar alıyor. Öte yandan da kaliteli bir defansları var. Bu sonuçları gören Hollanda milli takımının teknik direktörü Van Basten de 4 tane Alkmaarlı futbolcuyu milli takıma çağırdı. Bu oyuncular Danny Landzaat, Jan Kromkamp, Joris Mathijsen ve Barry van Galen. Kromkamp ve Mathijsen 24 yaşında defans oynuyorlar. Bu iki oyuncu da 1-2 sene içinde iyi takımlara transfer olabilirler. Avrupa’da, özellikle İtalya’da, defans oyuncularının yaşlanmaya başladığını duşunursek, belki böyle transferler gerçekleşebilir. onumuzdeki 2006 Dünya Kupası’nda kendilerinden oldukça söz ettirebilirler. Son olarak, AZ Alkmaar UEFA Kupası’nda nereye kadar gider? Yarı final oynarlarsa şaşırmayın derim.
İkinci olarak ele alacağımız takım Feyenoord. Ligde liderin 11 puan gerisinde ama Avrupa’da başarılı. 3 maçta 2 galibiyet ve 1 beraberlik alarak gruptan çıkmayı başardı. Zaten Schalke, Basel, Hearts, Ferencevaros’un arasından çıkmaması garip olurdu. Avrupa deneyimi yuksek duzeyde olan Feyenoord bana kalırsa bu sene çok ilerleyemez çunku defansında çok açıklar veriyor, çok genç bir defansı var ve çok gol yiyorlar. Grup maçlarında yenilen gollerin çok önemi yok, telafisi oluyor. Ama bundan sonra UEFA elemeli usulde devam edeceği için Feyenoord’un en fazla iki tur geçebileceğine inanıyorum. Alkmaar ile karşılaştırıldığında Feyenoord’da tanıdık isimler var. Oncelikle Japon Ono sakatlıktan kurtuldu. Hatta bu hafta Schalke maçında yedek başlamıştı ama gol yiyince, Gullit oyuna soktu ve Feyenoord 2-1 kazandı. Hucum gücü bakımından Ono’nun ilerisinde Kalou yer alıyor. Kaolu 1985 dogumlu, biraz Martens ve Henry’yi andıran oyun yapısı var. İlerleyen haftalarda daha çok takip edecegim ama oldukca iyi bir futbolcu. Dediğim gibi, Feyenoord, 2002 senesinde kazandığı UEFA Kupası’nda çok şanslı durmuyor ama tabiî ki futbol bu, hiçbir şey kesin değildir.
Utrecht ve Heerenveen’e gelince. Utrecht çok zayıf kaldı ve 3 maçını da kaybedip elendi. Ama aynı şey Heerenveen için geçerli değil. Zagreb maçında son 6 dakikada 2 gol bulup 2-2 berabere kalmayı başardı. Boylece puanını 4e yükseltti ve umudunu son haftaya bıraktı. Onumuzdeki hafta da grubun zayıf ekibi Beveren’i konuk edecekler. Buyuk ihtimalle Heerenveen bu maçı kazanır ve puanı 7 olur. 9 puanlı Benfica ve Stuttgart’ın arkasından ust tura yükselecektir. Hepsini haftaya göreceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder