Başlık, Taraf gazetesinin 13 Temmuz tarihli spor sayfasının manşeti; sürmanşet ise olayın özeti:
"Galatasaray'da üçüncü dönemini yaşayan Fatih Terim, 'Bizim 1996-2000 arasında bir Galatasaray ruhumuz vardı; benim bütün derdim, niyetim onu geri getirebilmek, yoksa başarı da gelmez' dedi."
Temcit pilavı, bu kez birinci ağızdan dillendirilmiş oldu. Ne güzel!
Milan'ın, mesela, 1989-90 ve 2003-05 jenerasyonları var, meşhur; toplam beş sezonda üç Şampiyonlar Ligi kazanıp bir kez de finalde kaybettiler. Juventus, keza, 1996-98 jenerasyonuyla aynı kupayı bir kez kazanıp iki kez finalde kaybetti; Del Piero henüz yirmili yaşların başında, orta saha Zidane ve Deschaps'a emanet. İngiliz Leeds United'ın, Galatasaray'ın bu meşhur ruhuyla eş-zamanlı olarak, içeride ve dışarıda kupa namına bir halt kazanamamış olsa da, şimdi bulunduğu konumla mukayese edildiğinde oldukça sağlam bir jenerasyon ürettiği söylenebilir. İspanya'da Los Galacticos ve şimdinin Barcelona'sı; Almanya'da her dem Bayern Münih, ayrıca Dortmund'un doğuşu ve yeniden dirilişi; Fransa'da Lyon ve 90'ların PSG'si; Portekiz'de mevcut ve Mourinho'lu zamanların Porto'su; Hollanda'da 1994-96 Ajax'ı ve 2004-08 PSV'si; Belçika'da 90'ların Anderlecht'i ve taze Standart devrimi; İskoçya'da bir Rangers, bir Celtic; İsveç'te Göteborg; Norveç'te Rosenborg; Danimarka'da Brondby; İsviçre'de Grasshoppers; Rusya'da Sp. Moskova; Ukrayna'da Kiev; Estonya'da Levadia; Letonya'da Ventspils; Tanzanya'da Young Africans; Moritanya'da Cansado; KKTC'de Çetinkaya; Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde Anorthosis... Hepsinin bir ruhu olduğuna şüphe yok; ama hiçbirinin, kendilerine yine bizzat kendilerinin Galatasaray'da olduğu raddede engel olduğunu ve olacağını zannetmiyorum.
Kalecinin ilk hatasında hemen Taffarel gündeme gelir; defans oyuncusunun ilk ıskasında Popescu, orta saha oyuncusu koşmasa Okan, hatalı pas atsa Emre, forvet pres yapmayınca Hakan... Hagi'nin bir dönem Galatasaray'da oynamış olması Lincoln, Elano, Misimovic gibi adamların futbol hayatını bitirdi resmen.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder