Geçen yıl Nisan ayı başlarında Sevilla’dan söz eden bir yazı yazmıştım. O Sevilla geçen sezonu, dördüncülüğü kıl payı kaçırarak beşinci bitirmiş, UEFA kupasını ardından da sezon başında Süper Kupayı kazanmayı başarmıştı. Bugün ise yine İspanya’yı UEFA’da temsil eden bir başka takımdan Espanyol’dan söz etmek istiyorum.
Katalanların başkenti Barcelona’nın küçük takımı Espanyol bu sezon ligde zaman zaman iyi zaman zaman ise kötü sonuçlar alıyor olsa da UEFA kupası maçlarında oldukça başarılı. Tabi biz de bu durumda acaba Sevilla’nın geçen sezon yaptıklarını bu sezon da onlar yapar mı diye sormadan edemiyoruz.
Öncelikli olarak, kısaca Espanyol takımının tarihinden bahsetmek istiyorum. Kulubün tam adı Real Club Deportivo Espanyol De Barcelona. 1900 yılında Üniversiteli öğrenciler tarafından kurulmuş bir kulüp Espanyol. Kulübe ilk ismini Angel Rodriguez vermiş, verdiği isim Sociedad Espanole de Football. Takımın ismi birkaç değişiklikten sonra 1912 yılında bugünkü halini almış. Mavi-Beyaz renkleri de 1910 yılında almıştır Espanyol takımı. Takımın lakapları; Periquitos(Muhabbet Kuşu) ve Blanquiblaus(Mavibeyazlar) .
Espanyol kulübü
Ligde hiç şampiyon olamamalarına karşın Kral Kupasını dört kez kazanmayı başardılar. İlki 1929’da olmak üzere 1940, 2000 ve son olarak da geçen sezon Kral Kupasını kazandılar. Avrupa kupalarında da kupaya hiç uzanamadılar sadece 1988 yılında UEFA kupası finaline yükseldiler ancak çift maç olarak gerçekleştirilen UEFA finalinde ilk maçta Leverkesen’i 3-0 yenmelerine rağmen ikinci maçı 3-0 kaybettiler. Penaltı atışlarında Leverkusen, Espanyol’a 3-2 üstünlük sağladı ve kupayı kazandı.
Geçen sezon İspanya Kral Kupasını finalde Zaragoza’yı 4-1 yenerek kazanan Espanyol UEFA kupasında da mücadele etmiş ancak erken elenmişti. Ligde ise çok kötü günler geçirdiler ve düşmekten, Real Sociedad maçının duraklama anlarında genç oyuncuları Coro’nun golüyle kurtuldular. Maçı 1-0 kazanan Espanyol bu sayede ligde kalıyor, Alaves ise ikinci lige düşüyordu.
O günden bugüne geldiğimizde Espanyol takımında kadroda çok büyük değişiklikler olmadı ama o zamanda iyi bir kadroya sahip olan Espanyol bu sezon özellikle UEFA kupasında önemli bir çıkış yakaladı. UEFA kupasında dördüncü turunda mücadele edecek olan Espanyol şu ana kadar kupanın en başarılı takımı. İlk turda geçen sezon şampiyonlar liginde mücadele eden Slovakya’nın Petrzalka takımını 2-2 ve 3-1’lik skorla eledikten sonra, F grubunda oynadıkları dört maçı da kazandılar. Sparta Prag ve Ajax’ı deplasmanda 2-0’la, Austria Wien’i 1-0, Zulte Waragem’i ise 6-2 mağlup ederek grup birincisi oldular. 3. Turda ise Livorno’yı her iki maçta da yendiler. Skorlar 2-1 ve 2-0 oldu.
UEFA kupasında 4. Turdaki rakipleri Maccabi Haifa. Turun favorisi oldukları rahatlıkla söylenebilir. Kupanın da şu ana kadar en başarılı takımı olarak dikkati çektiklerini tekrar belirtmek de fayda var.
Ligde ise bu sezon oldukça inişli çıkışlı bir grafikleri var. İstikrarı bir türlü sağlayamadılar ancak UEFA kupası maçlarının olduğu dönemde ligde de iyi sonuçlar aldıklarını görüyoruz. Kasım ve Aralık ayının ilk yarısını çok iyi geçiren takım Ocak ayında suskundu ancak Şubatla beraber önemli bir yükseliş göstermeye başladılar. 3 Şubatta kendi sahalarında kaybettikleri Zaragoza maçından sonra oynadıkları üçü lig, ikisi de UEFA maçını oldukça rahat kazandılar. Bu beş maçta 11 gol atıp, 2 gol yediler.
Ligde 35 puanla 9. sırada yer alan Espanyol, özellikle Barcelona’yı 3-1 yendikleri maçta olağanüstü bir oyun ortaya koydu. Bu maçta önemli bir farkı da kaçırdıklarını hatırlatmak gerekir. Espanyol bu sezon deplasman maçlarında 4-0 yenildikleri Nastic ve 3-1 yenildikleri Zaragoza maçları haricindeki 9 maçta sadece 4 gol yedi. Bu onların dışarıda ne kadar iyi savunma yaptığını gösterir nitelikte. Hali hazırda zaten yedikleri 11 gol onları deplasmanda en az gol yiyen dört takımdan biri yapmış durumda.
Takımın teknik direktörü Ernesto Valverde takımın başına bu sezon getirildi ve oldukça başarılı. 43 yaşındaki teknik adam 2000 yılında Athletic’de ikinci antrenör olarak mesleğe adım attı. 2003-2004 yılında görev yaptığı Athletic Bilbao Valverde’nin Espanyol’dan önce
Espanyol’un kadrosuna da bir göz atalım;
Kalede Kamerunlu kaleci Carlos Kameni var. 23 yaşındaki genç kaleci Fransa’nın Le Havre takımından 2004 yılında transfer oldu. Bu sezon Espanyol kalesinde oldukça başarılı maçlar çıkaran Kamerunlu kaleci İspanya için ikinci Songo’o olmaya hazırlanıyor. Espanyol’un diğer kalecileri ise altyapıdan yetişen iki kaleci, 25 yaşındaki Basklı kaleci Gorka Iraizoz Moreno ve 22 yaşındaki Gabriel Ribas Rodenas.
Espanyol kalesi gibi savunması da hayli genç bir takım. Savunmanın en önemli ismi kuşkusuz 24 yaşındaki, Espanyol’un altyapısından yetişen oyuncusu Daniel Jargue. Espanyol savunmasının vazgeçilmezi durumunda. Athletic Bilbao’dan gelen Lacruz bir başka önemli savunma oyuncusu. Uzunca süredir sakattı şimdi iyileşti. Lacruz yokken takıma giren 20 yaşındaki Marc Torrejon O’nu kesinlikle aratmadı ve sergilediği başarılı performansla takımın vazgeçilmezlerinden biri oldu. Aslında orta saha oyuncusu olarak bildiğimiz Arjantin’li Zabaleta da savunmanın sağında oldukça başarılıydı bu sezon. 22 yaşındaki oyuncu tekniğiyle fiziğini çok iyi birleştiren isimlerden. Savunmanın solunda ise bir başka genç isim 21 yaşındaki Chica. Genç oyuncu bu sezon çok önemli bir çıkış göstermiş durumda. Espanyol’un savunmadaki diğer isimleri ise daha çok rotasyon oyuncuları. 25 yaşındaki David Garcia, Atletico Madrid’den, gelen eski Celta’lı, 29 yaşındaki Juan Velasco ve bu sezon sakatlıklarla başı dertte olan 26 yaşındaki Portekizli Peixoto.
Espanyol orta sahasının en önemli ismi Ivan De
Espanyol’un forvetteki ikilisi ise De
Espanyol kadrosuna bakıldığında takımın oldukça genç oluşu ve genellikle Altyapıdan yetişmiş birçok ismin yer alışı dikkat çekici. Bu gençlik elbette onları daha enerjik kılıyor. Valverde’nin özellikle savunma ve orta sahadaki genç takımının hücuma yönelik tecrübeli oyunculara sahip oluşu önemli de bir avantaj getiriyor. Takımın harmanlanması oldukça başarıyla uygulanmış.
Espanyol takımı önemli bir atılım içinde. Barcelona gibi onların da çok iyi bir alt yapıları var. 42 bin kişilik Nou Estadi stadının inşasına da başlamış durumdalar. Bu stad bittiği zaman da Espanyol deplasmanı çok daha zor bir deplasman haline gelecek.
Espanyol benim UEFA kupasındaki favorim. Kazanırlar mı bilemem ama şu ana kadar yaptıklarıyla buna doğru gittiklerini düşünüyorum. Ligde de biraz daha istikrar sağlayabilirlerse ilk altı yarışının içine rahatlıkla gireceklerdir. Kim bilir belki de şampiyonlar ligini bile zorlarlar…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder