Jupiler Lig’in başlamasının üzerinden beş hafta geçti ve takımlar hakkında genel bir görüş elde edebildik. Ayrıca, ağustos ayının bitimiyle transfer pazarının da kapandığını göz önünde bulundurursak Ocak ayına kadar takımların güç dengelerinde fazla bir değişim olmayacağını söyleyebiliriz.
Standard’ın taraftarları sezona mutlu bir başlangıç yaptılar. Standard ilk 4 hafta sonunda fikstürün kolaylığı sayesinde tam puan almayı başardılar. Ancak bu hafta sonu yenilerek 2. sıraya düştüler. Yine de Standard uzun zamandır ilk defa sezona bu kadar iyi başladı. Bu başarıda orta sahadaki çalışmasıyla Sergio Conceiçao ve golleriyle Mémé Tchite isimlerinin altını çizmek lazım. Bunun yanında 5 sezondur Standard forması giyen Yugoslav milli sol bek Ivica Dragutinovic FC Seville e transfer oldu. Ayrıca Sambegou Bangoura İngiltere 1. lig takımlarından Stoke City forması giyecek.
Anderlecht de geçen hafta transferler gerçekleştirdi. Brüksel ekibi geçtiğimiz hafta Macar Roland Juhasz’u 2 milyon avro karşılığında kadrosuna kattı. Ayrıca FC Nantes’dan forvet Grégory Pujol kiralandı. Böylece Brüksel ekibi kendilerine Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılımı sağlayacak Şampiyonluk için kadrosunu takviye etmiş oldu. Her ne kadar geçtiğimiz hafta Genk ile berabere kalmış olsalar da bu hafta Standard Liege’in yenilmesi ile yeniden liderliğe yükseldiler. Takımda öne çıkan oyunculara bakarsak Mbo Mpenza Genk’e 3 gol attı ve çok formda. Bununla birlikte Anderlecht yönetimi Serhat Akın’ı kadroya katmaktan oldukça memnunlar. Her ne kadar Francky Vercauteren ileri ikilide çoğunlukla Mbo’nun yanında Nenad Jesteroviç’i tercih etse de Türk forvet şimdiye kadar sahada kalitesini gösterdi. Çok çanlı oynuyor, hem atıyor hem attırıyor.
Genk tarafında işler pek iyi gitmiyor. İlk 4 maçta alınan 4 beraberliğin ardından bu hafta da yenildiler ve şu ana kadar geçen yılı 3. sırada bitiren takımın alışıldık oyunundan eser yok. Yine de orta alanda Orlando Engelaar ve Koen Daerden ile forvette Kevin Vandenbergh ve Stojanovic gibi oyunculara sahip Genk’in yeri burası değil ve klasmanda yükseleceğini düşünüyorum.
Brugge ise bu yaz yaptığı bir çok transfer ile takımı yeniden yapılandırmaya gitti. 80’li yılların Brugge’de yıldız oyuncusu ve geçtiğimiz yılın Westerloo antrenörü Jan Ceulemans, Olimpiakos’un başına geçen Norveçli Trond Sollied’in yerini aldı. Bunun yanında orta sahanın toparlayıcısı Timmy Simmons PSV’ye, sol bek Peter Vanderheyden Wolfsburg’a, Sloven Nastja Ceh Austria Wien’e ve genç defans Hans Cornélis Genk’e transfer olan oyuncular. Bunların yerlerini doldurmak için Brugge, Grégory Dufer (forvet, Caen’dan), Joos Valgaeren (défans, Celtic’den), Sven Vermant (orta saha, Schalke 04’den) ve Ivan Leko (orta saha, Malaga’dan) transfer ettiler. Bunun yanında transfer sezonu bitmeden Real Madrid’den golcü Javier Portillo’yu transfer ettiler. Bu son transfer Brugge’in iki önemli forveti Rune Luge ve Manasseh Ishiaku’nun sakatlığında oldukça önemli oldu. İspanyol forvet ileride Hırvat Balaban ile beraber görev yapacak. İlk beş maçta alınan 3 galibiyet ve 2 beraberlik ile Brugge herşeye rağmen Jan Ceulmans’ın oyun sistemine çabuk adapte olduğunu ve yeni oyuncuların kulübe alıştıklarını gösterdiler. Yine de tüm taşların yerine oturması için biraz zamana ihtiyaçları var.
Zulte Waregem şu ana kadar klasmanda en büyük sürpizi yapan ekip oldu. Yeni yükselen takım şu anda ligde 5. sırada.
Charleroi geçtiğimiz sezonki başarısının tesafdüf olmadığını gösterecek gibi. François Sterchele gibi az tanınan oyuncuları transfer etmesinin yanında önemli bir oyuncu kayıpları da yok ve kadrolarını muhafaza ettiler. Jacky Mathijssen iyi iş çıkarmaya devam edecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder