Fenerbahçe stadının yeni haliyle PSV karşısına çıkacak Çarşamba akşam.Milan maçından Fenerbahçe’nin grupta neler yapabileceği ile ilgili geliştirilen argümanlar değişikliğe uğradı.Fenerbahçe’nin ligde oynadığı,son iki maçta biraz yerine oturan futbolu medyamızı pek de etkilememiş dolayısıyla da şampiyonlar ligi ile ilgili beklentiler de asgari seviyelerdeydi.Milan maçı bu rüzgarı ters döndürdü ve belki de maç 1-1 bitse Fenerbahçe efsanesinden bahsediliyor olacaktı.
Şampiyonlar ligi kuralarının çekim günü televizyonun karşısındaydım.Gözüme iki tane grup kestirmiştim.Birinde İnter,Glasgow,Porto,diğerinde ise Arsenal,.Özellikle Artmedia İnter’in grubuna gidince kahroldum çünkü o grupta Fenerbahçe’nin bırakın ikinci turu,İnter’in iki maçlık seyircisiz oynama cezasını da düşünerek grup birincisi bile olabileceği inancı vardı bende.Olmadı maalesef ama ne var ki şükürler olsun kurada son ikiye kalan takımdan biri olan Fenerbahçe Chelsea ve Liverpool’un yanında değil de Milan’ın yanında yer buldu kendine.Neyse burayı çok uzattım galiba.
Bu grup Fenerbahçe’nin şampiyonlar ligi hayalinin devamını sağlayabilecek bir grup.Fenerbahçe hem Schalke’den hem de PSV den az bir takım değil.Fenerbahçe’de eksik olan şey son Milan maçında da puan kaybına sebep olan,G.Sarayda da zamanında yaşanmış artık yaşanması pek mümkün görünmeyen şeyle aynı.Fenerbahçe’de Avrupa kültürü eksik.
Bu da Fener’i bir adım geriye atıyor yoksa bunun dışında Fenerbahçe hem PSV’den hem de Schalke’den az değil hatta fazla bi takım.
Geçen seneden beri fırsat buldukça orda burada söylediğim bir mesele var Fenerle ilgili.Bu takımda Alex var.Onun varlığı Fenerbahçe’nin oyun stratejisini,düzenini her şeyini belirleyecek.Alex varken çift forvet ve kanat oyuncularıyla oynayamazsınız.Peki ne yapmalısınız.Alex’i forvetin yanına doğru sürmek ortasahaya da bir oyuncu daha ilave etmek ve iki forvetli-kanatsız veya tek forvetli-kanatlı oyun sistemleri kurmak.4-3-1-2 yada 4-2-3-1 in bu takım için en ideal çözümler olduğunu düşündüm hep.Yeterli kanat oyuncularının olmaması da ikinci seçeneği zorlaştırdı.Geriye kalan 4-3-1-2 oldukça iyi bir çözüm olarak ortada kaldı.Bu yıl Appiah’ın ilavesi ile Selçuk, Aurello,Appiah üçlüsü oluştu bu da bizim sistemimize oldukça uyan bir üçlü. Tuncay, Alex, Anelka lı ileri hattı ise oldukça yetenekli bir hat.Gerçi Daum bu oyun düzenini zor maçlarda denemeyecek.O 4-4-1-1 gibi sahaya yayılmayı garantici oynamayı uygun buluyor.Özellikle deplasmanlarda iyi bir tercih olduğu doğrudur.Gelelim PSV maçına;
PSV maçında Tuncay’ı Anelka’nın yanına sürmek zorunda Daum.PSV’nin kalabalık,alan daraltan savunması karşısında Anelka’dan oluşacak hücum çok da etkin olamaz.Tuncay’ın ve Alex’in mutlaka oralara girmeleri gerekir. Appiah’ın da çizgi adamı gibi değil de içeriye daha yakın oynaması gerekir. Yani 4-3-1-2 dizilişli oyun düzenini Fenerbahçe Kadıköyde kullanmak zorunda aksi takdir de gol bulmakta zorlanacak.Fener’in başka ne sıkıntıları var? En büyük sıkıntı artık,kendisini daha da iyi ortaya çıkaran solbek sıkıntısı elbette.Ümit Özat gerek formsuzluğu gerek yetersizliği ve gerekse de gerçek bir sol bek olmayışının getirdiği sıkıntılarla o bölgede büyük sorun yaratıyor Fener’e.Bir başka sorunu da Fenerbahçe’nin Alex.Hiç kendini sıkmadan süren oyun anlayışı ile takıma verdiği katkı asgari seviyede kalıyor.Biz ondan top rakipdeyken oynamasını beklemiyoruz ama top Fenerdeyken bari oynasın istiyoruz.O ise bunu da pek yapmak istemiyor.Maçı izlediği yer gerçekten çok iyi sahanın ortasında maç izlemek herkese nasip olmaz.
Bunun dışında ise genel olarak olumlu görünüyor her şey. Artık daha çağdaş bri futbol çizgisi tutturmuş bir Fenerbahçe var.İkinci tur bu Fener için hayal olmaktan çok öte,hatta çok yakın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder